ANASAYFA » GEBELİKTE YAVRU ÖLÜMLERİ

GEBELİKTE YAVRU ÖLÜMLERİ


Embrional dönemde (0 - 45. günler) ölen yavru genellikle vücut tarafından emilir. Aşımı izleyen 14. güne kadarki emriyonik ölümlerde siklus da etkilenmez ve hayvan gebe kalmamış gibi yeni bir kızgınlık gösterir. Daha sonraki günlerde şekillenen emriyonik ölümlerde ise, yumurtalıklardaki sarı cisim bir süre daha aktif kalır ve inek kızgınlık göstermez.


Gebeliğin 45. gününden doğuma kadarki fötal hayatın herhangi bir döneminde de ölüm şekillenebilir. Bu durumda erken fötal dönemde fötal sıvılar vücut tarafından emilir, dokular ve zarlar kendi kendini eritir ve bu olgular bazı durumlarda gözlenebilir. Daha sık olarak ise, ölen fötüs atılır, ölü doğum şekillenir ya da mumyalaşma veya çürüme şekillenir.


1.FÖTUSUN MUMYALAŞMASI
Fötüs ölünce yavru suları emilir, fötal dokularda ve yavru zarlarında suyun emilimi şekillenir. Ovariumdaki sarı cismin devamlılığı sonucu mumyalaşan fötüs rahimde kalır.Bir çok olguda özel bir sebep belirlenemez. Enfeksiyon etkenleri ise çoğunlukla yavru atımına sebep olduklarından bu tip olgularda nadiren akla gelebilirler.


Mumyalaşma olguları, periyodik yapılan rektal muayene uygulamaları sırasında ortaya çıkarılabildikleri gibi, ineğin belirlenen zamanda doğum yapmaması ve gebeliğin son dönemlerinde memelerde ve diğer üreme organ ve çevre yapılarında doğuma ilişkin değişikliklerin görülmemesi ile de anlaşılabilir.


Rektal muayene rahim içinde kaygan olmayan sert bir cisim ele gelir. Rahim duvarı bunun üzerine sıkıca sarılmıştır.Yavru zarları kurur ve toplanır.Kanamalı tip mumyalaşma da rahimde kandan kaynaklanan kahverengi kırmızı,erimiş çukulata kıvamında bir akıntı vardır.Kanamasız tip mumyalaşmada ise rahimde böyle bir akıntı bulunmaz. Rahim leğen kemiğine çekilmeden bu durum rahatlıkla palpe edilebilir.
İneklerde mumyalaşmış yavrular herhangi bir kötü koku veya irin görülmeksizin kendiliğinden yavru atma şekillenene kadar 1,2 ay bazen de gebelik süresi tamamlanıncaya kadar uterusta kalabilir.


Mumyalaşan fötüsleri rahimden uzaklaştırmak için en iyisi rahim hareketlerini artırıcı ilaçların kas içi enjeksiyonudur. Uygulamayı izleyen 3-5 gün içinde 3-5 gün sonra mumyalaşan fötüs atılabilirse de, kuru olduğundan döl yolunun kayganlaştırılması ve hafif çekmeyle dışarı çıkmasına yardım edilmesi yararlı olur.


2.FÖTUSUN ÇÜRÜMESİ
Gebeliğin ortasından sonuna kadarki sürede fötüs ölür, sarı cisim geri emilir ve rahim boynu açık olmasına rağmen yavru atılmazsa çürüme olabilir. Rahime dölyolu vasıtasıyla giren mikroorganizmalar ve hücresel değişiklikler sonucunda fötal dokular emilir ve rahimde yavrunun kemikleri kalır. Bu olguda rahim yangılı olduğundan, kemiklerin rahime batması nedeniyle ve rahim boynunun yeterince açılmaması sonucu, rahim uyarılırsa bile temizlenmesi çok güçtür ve hastalığın geleceği iyi değildir. Hayvan çoğunlukla steril kalır.


3. FÖTAL ANOMALİLER
Bunlar doğumdan önce nadiren de doğumu takiben şekillenen yapısal ve fonksiyonel anomalilerdir. Bu tür bozukluklar doğum öncesi ölümlere, güç doğumlara, yaşama şansı zayıf olan buzağılara neden olabilirler. İnek fötüslerinin ortalama %1 inde doğmasal kusur bulunabilir ve bunların bir kısmı da kalıtsal olabilir.


Fötal anomalilerin sebepleri çeşitli olup, sıcak stresi ve kanserojen etkenler gibi çevre faktörleri, kromozom anomalileri ve gen bozuklukları gibi genetik bozukluklar BDV, Mavi Dil ve Akabane virüsü gibi enfeksiyöz etkenler şeklinde özetlenebilir.


4.YAVRU ATMA
Yavru atma tohumlamayı izleyen 271. günden önce yavru veya yavruların rahimden atılması olup, atık fötüs ya ölüdür ya da 24 saaten fazla yaşama şansı yoktur. Fizyolojik koşullarda ineklerin % 1-2 sinde, gebeliğin çeşitli dönemlerinde yavru atma olguları görülebilir. Bu oranın yükselmesi sorunun özenli araştırılmasını gerektirir.


Yavru atma enfeksiyöz etkenlere bağlı ya da enfeksiyona bağlı olmayan karakterde olabilir. Gebeliğin ilk üçte birinde şekillenen yavru atmalar çoğu kere birkaç saat içinde kolaylıkla tamamlanırlar. Sonraki dönemlerde ise güç doğum benzeri zorluklar şekillenebilir.


Klinik belirtiler
Gebeliğin ilk 1/3'ünde şekillenen abortuslar, fötüsün küçük olması nedeniyle anayı fazla hırpalamazlar. Daha sonraki dönemlerde ise güç doğum benzeri zorluklar ortaya çıkabilir.


İneklerde, gebelik süresi tamamlanmadan tutucu bağların gevşemesi, rahim boynundaki mukusun gevşeyip düşmesi, kanlı vaginal akıntı, dölyolu girişinde hafif ödem, memelerde ödem ve kızarıklık görülmesi ve rektal muayenede rahim duvarının kalınlaşıp, hareketlerinin arttığının farkedilmesi muhtemel yavru atma belirtisi olarak değerlendirilebilir.


Bazı enfeksiyonlarda, örneğin leptospiral yavru atmalarda beden ısısı 40 C kadar yükselebilir. Bazı hayvanlarda süt salgısında ani bir azalma izlenir. Memeler yumuşak ve sarkık olup, süt koyu kıvamda ve kanlı görünümdedir.


Tanı
Enfeksiyöz etkenler protein özelliğindeki yapıları, metabolizma artıkları ve toksinleri ile hem fötüsü ve hem de sonu etkileyerek doğrudan veya sistemik bozukluklara sebep olarak yavru atmalara neden olur.
Yavru atmanın sebebini belirlemek çoğu kere zordur. Bu amaçla ananın, fötüsün ve yavru zarlarının makroskopik, mikrobiyolojik, histopatolik ve immunolojik muayenelerinin yapılması gerekebilir. Tanı için fötüs ve yavru zarlarındaki bazı özel lezyonlar makroskobik olarak değerlendirilebilirse de kesin sonuç laboratuvar muayeneleri ile alınabilir.


Laboratuvar incelemeleri için, %50 gliserinli tuzlu su içinde, cotyledonları da içeren yavru zarı parçaları, fötüsün akciğeri, dalağı, böbreği ve şirden gönderilebilir. Ayrıca şirdenin içeriği, rahim akıntısı ve ana kanı iletilebilir. Kısa zamanda ulaştırılabiliyorsa kokuşmamış fötüs ve yavru zarları bütün olarak da gönderilebilir. Örnekler mikrobiyolojik muayeneden geçirileceği göz önünde tutulup,özenle steril kaplara alınması gerekir. Örnekler alınırken sağlam ve hasta dokuların alınması mukayese yönünden yararlı olur.


YAVRU ATMANIN SEBEPLERİ

I-Enfeksiyona Bağlı Sebepler:

1.Bakteriyel sebepler;

-Brucella

-Leptospirozi

-Campylobacteriozis

-Tuberküloz

2.Viral sebepler;

-IBR-IPV

-BVD-MD

-Mavi Dil

-Akabane

-Şap

-Sığır Vebası

3.Paraziter ve protozoal sebepler


II-Enfeksiyona Bağlı Olmayan Sebepler:

1.Kimyasal sebepler;

-İlaç ve zehirli otlar, nitratlar, arsenik, mycotoxicozis

2.Hormonal sebepler;

3.Beslenme ile ilgili sebepler;

-Kaşeksi

-Vitamin A eksikliği

-İyot ve selenyum noksanlığı

4.Fiziksel sebepler;

-Gebelik esnasında rahme ilaç uygulamaları

-Yavru zarının yırtılması

5.Genetik ve kalıtsal sebepler;

-Embrio yada fötüsü'un defektleri

-Kromozom veya gen anomalileri

-Fötüsün veya embrionun zedelenmesi

-Rahim veya göbek kordonunun dönmesi

-Isı stresleri,uzun yolculuklar ve ağır depresyonlar

- Fötüsün veya embrionun zedelenmesi

6.Karışık sebepler;

İkizlik, allerjik reaksiyonlar,

tümörler, rahimdeki yapışmalar, rahim dokusundaki yapı bozuklukları


SAĞATIM VE KORUMA

Erken yavru atmalarda yardım yönünden yapılabilecek fazla bir şey yoktur. Ancak fötüs kuru olduğu için yada rahim boynu tam olarak açılamadığı için yavru atma şekillenemiyorsa yavru ve doğum kanalıu kaygınlaştırılıp hafif çemmeyle yavrunun çıkışına yardımcı olunabilir.Gebeliğin 5.ayına kadar şekillenen atıklarda yavru zarları da çoğunlukla fötüsle birlikte atılır.
Zoonoz niteliğinde olan birçok enfeksiyonun bulunduğu durumlarda mecburi kesim gerekirse de adi etkenlerle bireysel sorunlu hayvanlarda antibiyotik uygulamaları ile sağıtım denenebilir.


Daha ilerki dönemlerde anneye bağlı veya fötal güçlüklere bağlı yavru atma sorunları ortaya çıkabilir. Yaklaşım güç doğumlarda olduğu gibidir.
Yavru atan inek, yavru atmasının sebebi ortaya çıkarılıncaya kadar diğer hayvanlardan ayrılmalı ve ayrı yemlikten veya kaptan yedirilip içirilmelidir.
Hastalık kaynağı olabilecek atık fötüs, yavru zarları, rahim akıntısı ile bulaşık gübre ve altlıklar ve enfekte sütler hemen ortadan kaldırılmalı; en iyisi yakılarak imha edilmelidir.


Çevrede yavru atma yaygın ise komşu sürüler ve mera ile irtibat kesilmelidir.Brucella, Compylobakteriozis, Leptospiroz ve IBR enfeksiyonlarına karşı önceden aşılama yararlıdır. Özellikle Brucellalı ineklerin belirlenerek kesime gönderilmeleri ile bu hastalığın eradikasyonu yoluna gidilmesi en uygundur.