Tarımsal yayım; kırsal alanda yaşayan halkın yaşam kalitelerinin yükseltilmesinde yararlı olacak bilgileri insanlara iletme ve bunları kendi yaşamalarında etkili biçimde kullanabilmeleri için gerekli olan bilgi, tutum ve becerileri kazanmalarına yardımcı olmayı amaçlayan okul dışı bir eğitim sistemi veya eğitimsel süreçtir.
Tarımsal yayım temelde bir eğitim faaliyetidir. Tarımsal
yayım hizmeti kırsal nüfusun bilgi, deneyim, uygulama ve tutumları üzerinde
değişiklik yaratmayı amaçlayan bir eğitim faaliyetidir. Yayım
eğitiminde en önemli amaç davranış değişikliği yaratmaktır. Üreticilerin kendi
yaşamlarında etkin biçimde kullanabilecekleri yararlı bilgi ve tekniklerin
üreticilere iletilmesi ancak bu bilginin uygulamaya dönüşmesi ile anlam
kazanacaktır.
Okul dışı bir eğitim hizmeti olan tarımsal yayımın temel olarak iki boyutu vardır. Bunlar;
- İletişim boyutu
- Eğitim boyutu'dur.
İletişim boyutu tarımsal yayım, çiftçi ve ilgili kurum ve kuruluşlarla olan karşılıklı veya tek yönlü ilişkileri ve bilgi akışını sağlar.
Eğitim boyutu ise, aktarılan bilgilerin üreticilerin kendi yaşam pratiklerinde kullanılmasını sağlamaya yönelik becerilerin kazandırılmasını amaçlamaktadır.
Çiftçi örgütleri tarafından verilen yayım hizmetleri: Çiftçilerin kendi kurdukları ve gene kendileri tarafından yönetilen örgütleri vasıtasıyla yapılan yayım hizmetleridir. Kar amacı gütmemesi ve temsil ettiği kesime hizmet götürmek amacıyla kurulması nedenleriyle, tamamen probleme yönelik yayım hizmeti götürürler. Bu da hizmetin etkinliğini artırmaktadır.
TARIMSAL YAYIMDA ÇALIŞMA SÜRECİ
1.Veri
toplama
Bu aşamada temel ilke; henüz bir yayım çalışması uygulamaya geçirilmeden önce, bu hizmetin verileceği bölgeye ait olan ve çalışma sırasında yararlanılacak özelliklerin tesbit edilmesidir.
Başarılı planlar, geçerli ve güvenilir bilgiye dayalı olarak yapılır. Bu nedenle, öncelikle; köy halkı, fiziki koşullar, mevcut tarımsal uygulamalar ve eğilimlerin yanısıra; gelenekler, alışkanlıklar, kırsal alandaki faaliyet gösteren kuruluşlar ve çiftçi örgütleri gibi konularda bilgi toplanmalıdır. Veri toplamada gözlem, anket, kişisel görüşme, gibi yöntemlerin yanısıra; istatistikler ve raporlar gibi ikincil verilerden de yararlanılabilir.
2. Durum Analizi
Toplanan veriler nüfusun ihtiyaçlarının ve sorunlarının belirlenmesi amacıyla analiz edilir ve yorumlanır.
3. Sorunların belirlenmesi.
Verilerin analiz edilmesi sonucunda “ Durum nedir?” ile “Ne olmalıdır?” soruları yanıtlanır. Bu iki durum arasındaki fark, insanların ihtiyaçlarını ifade eder. İlgi, istek ve ihtiyaçların belirlenmesi, çiftçilerle ilgili sorunların tanımlanması süreci olarak kabul edilmelidir. İlgi, istek ve ihtiyaçların karşılanmasında, kişilerin sahip oldukları sınırlılıklar, sorun olarak algılanabilir. Sorunların giderilmesinde yetersiz kalınması ise; fiziki veya insan kaynaklarının yetersizliğinden, sosyal ve ekonomik koşulların yanlış değerlendirilmesinden ve tecrübe eksikliğinden kaynaklanabilir. Fakat her toplumun tek başına pek çok sorunu bulunmaktadır ve tüm bu sorunları aynı anda gidermeye çalışmak imkansızdır. Her bir sorunun çözümü de, önceliklerin belirlenmesi ve hangi sorunun öncelikle ve ne gerekçe ile çözülmesi gerektiğinin belirlendiği karmaşık bir süreçtir. Bazen bir problemin çözümü, diğer bir problemin çözümüne temel oluşturur.
4. Amaçların belirlenmesi.
Bu aşama; yayım çalışmasında ele alınacak konuların, bu konularda çiftçilere sunulacak yayım önerilerinin ve yayım çalışmasının amaçlarınının belirlendiği aşamadır.
Mevcut durum analiz edildikten sonra, bu yayım çalışmasıyla hedef kitle üzerinde sağlanmaya çalışılacak olan davranış değişikliğinin ne olması gerektiğine karar verilebilir. Bu aşamadaki anahtar sorular ise; “hedef kitlenin problemlerinin nasıl çözüleceği” ve “yörede gelişmenin nasıl sağlanacağıdır”. İnsanların ihtiyaçları belirlendikten sonra çalışmanın amacı ve hedefleri belirlenir. Yayım programı için konuların seçimiyle ilgili ilkelerden sözedilirken, bu seçim işleminde halkın katkısının da sağlanması gereğine değinilmelidir. Halkın bu çalışmaya katılmasının yararları çok yönlüdür. Bu katkı bölge halkının gerçek gereksinme ve isteklerinin saptanmasında önem kazanırr. Bunun yanında yayım programı düzenlenirken karar verme sürecine katılan kişiler programı daha fazla benimser ve uygulamaya geçildiğinde eğitim çalışmalarına daha etkin ve istekli olarak katılırlar. Birlikte çalışma ilkesi, halkın kendi sorunlarını kendilerinin teşhis etmeleri ve hatta bu sorunların çözümüne yönelik olarak planlı ve sistemli çalışma yeteneğini onlara kazandırılması açısından da yararlıdır
Yayım çalışmasının ana konusu belirlenirken temel kural, seçilecek konu/konuların çiftçilerin gereksinimlerine ve ulusal tarım politikasına uygun olmasının yanısıra, yayım örgütünün olanaklarının da göz önünde bulundurulmasıdır. Bir yayım çalışmasında çok sayıda konuyu ele almaktan çok, öncelik sırasına göre konuların çalışma kapsamına alınması daha yararlı ve işlevsel olmaktadır.
Amaçlar uzun vadeli amaçlar olabileceği gibi kısa vadeli amaçlar da olabilir, ancak açık ve net bir şekilde tanımlanmalıdır.
5. Çalışma planının hazırlanması.
Belirlenen amaca ulaşmak için kullanılacak olan yöntemler, çalışma takvimi ve eylem planı bu aşamada geliştirilir. Önceki aşamada ele alınan bireylere hangi yeni davranışların kazandırılacağı kararlaştırıldıktan sonra, çalışma planı aşamasında, bu yeni davranışların en etkili biçimde nasıl kazandırılabileceği konusunda kararlar verilir. Başka bir deyişle; önceki aşamda "ne yapılacağı" saptanırken, çalışma planının hazırlanması aşamasında "nasıl yapılacağı" saptanır.
Çalışma planının hazırlanması, yayım önerileri hakkında çiftçiler için gerekli olan teknik bilgi araştırma kuruluşlarından elde edildikten sonra, bu bilginin çiftçilere iletilmesinde hangi yayım yöntemlerinden (kişisel görüşme, toplantı, demonstrasyon v.b.) yararlanılacağı belirlenir.
Uygun yöntemlerin seçimi salt içeriğinde bulunacak bilgilerin niteliğine bağlı değildir. Bunun yanında; ele alınan üreticilerin eğitim düzeyleri ve alışkanlıkları ile yayım örgütünün eğitsel olanakları da uygun yöntemlerin seçimindeki diğer önemli ölçütlerdir.
Çalışma planı, kimin ne zaman ne yapacağı, hangi işlerin yapılacağı gibi teknik ayrıntıları da içermelidir. Çalışma planı dönemsel olabileceği gibi kısa vadeli, yıllık veya daha uzun vadeli bir plan olabilir
6. Çalışma planının uygulanması
Bu aşamadaki “uygulama” ifadesi ile kastedilen, daha önceki aşamada hazırlanan Çalışma Planının, belirlenen takvim çerçevesinde yine aynı aşamada belirlenen yayım yöntemlerinin yayım elemanları tarafından uygulanmasıdır.
Tarımsal yayımda yayım elemanlarının belirlenen yayım yöntemlerinni başarılı bir şekilde uygulayabilmeleri için iki önkoşulun yerine getirilmesi gerekmektedir.
Bunlardan birinicisi yayım elemanının teknik bilgisidir. Ele alacağı konularda, çiftçilere ileteceği yeni yöntem veya teknolojiler hakkında yeterli teknik bilgiye sahip olmayan yayım elemanlarının aynı konularda çiftçileri istenilen ölçüde aydınlatmaları olanaksızdır.
Uygulamada başarılı olmak için ikinci ön koşul, yayım elemanlarının yeterli mesleki
bilgiye sahip olmaları, başka bir anlatımla "tarımsal yayımı" iyi
bilmeleridir. Tarımsal yayımın gerek kendi deneyimlerinden elde ettiği
gerekse diğer sosyal bilimlerden aktararak oluşturduğu çok geniş bir bilgi
birikimi vardır. Yayım yöntemlerinin uygulanması, çiftçi katılımının sağlanması
ve çiftçiler ile sağlıklı bir iletişim ortamının sağlanması gibi konularda bu
mesleki bilgiler yayım elemanlarının en büyük yardımcılarıdır.
7. Değerlendirme
Bir yayım projesi tamamlandıktan sonra bu projenin muhatap çiftçi grupları ve köy toplumu üzerindeki etkileri ve projenin amaçlarına ulaşma derecesini belirlemek amacıyla yapılır. Çalışmanın sonunda, daha önce amaçların belirlenmesi aşamasında (4. aşama) belirlenmiş olan amaca ulaşılıp ulaşılmadığının, bir başka anlatımla çiftçinin bilgi, tutum ve davranışlarında ne gibi bir değişimin ortaya çıktığının çalışmanın sonunda belirlenmesi gerekir.
Yayım çalışmasının yürütücüsü olan yayım örgütünün dışındaki “bağımsız kişi ve kuruluşlar tarafından” yürütülen bu değerlendirmenin diğer hedefleri ise, geleceğe ışık tutmak, yeni yayım projelerinin planlanması ve yeni yayım politikalarının saptanması için gerekli verileri sağlamaktır.
8. Yeniden gözden geçirme
Programın her aşamasının sistematik ve periyodik olarak denetlenmesi, programın güçlü ve zayıf yönlerinin ortaya konması açısından önem taşır. Böylece “yayım programının her aşamasında”, "program yönetimi tarafından" yapılan sürekli ve periyodik bilgi toplama çalışmaları ile yürütülen yayım çalışmasının başarılı bir şekilde yürütülüp yürütülmediği, denetlenmektedir. Programın her aşamasında yapılan yeniden gözden geçirmenin amacı; programın performansını yükseltmek ve gerekli düzeltme ve düzenlemeleri zamanında yapabilmektir. Elde edilen verilere göre program yeniden gözden geçirilerek gerekli düzenlemeler/değişiklikler yapılar ve program daha tutarlı hale getirilir.
Program planlama, bir yayım çalışmasının temel amacı değil, halka kendi sorunlarını belirleyerek çözüm yönünde sağlıklı kararlar almaların yönünde yardımcı olmayı amaçlayan bir eğitim süreci olarak bir araç niteliğindedir.
TARIMSAL YAYIM PROGRAMLARININ KONULARI
Daha önce de değinildiği gibi, tarımsal yayım ve
danışmanlık hizmetlerinde temel hedef, önemli tarım ürünlerinin yetiştirilmesi
ile ilgili teknoloji transferinde bulunmak ve çiftçilerin ve kırsal alanda
yaşayanlara gerekli bilgi ve beceriyi kazandırmaktır. (İnsan kaynagını
geliştirme). Böylece çiftçiler iltemeleri için en uygun bitkisel ve hayvansal
üretim kombinasyonunu seçebilecek, en etkin üretim kararlarını alabilecek,
kırsal alanda gıda güvenliğini sağlayabilecek ve aile gelirini
artırabileceklerdir. Gelirin artması ile yaşam kalitelerinde de bir artış
ortaya çıkacaktır. (Swanson 2008)
Tarımsal yayım ve danışmanlık hizmetlerinin
verildiği alanlar aşağıda sunulmaktadır.
1)
Teknoloji Transferi
Tarımsal yayımın teknoloji transferinde rol almaya
başlaması, gelişmekte olan ülkelerin “Yeşil Devrim” olarak adlandırılan
dönemde, gıda güvenliğini sağlamak amacıyla yürütülen çalışmalar kapsamında
olmuştur. Başlangıçta kamu kuruluşlarınını önderliğinde yürütülen bu
çalışmalar, zamanla özel sektör kuruluşlarının bu alanda faaliyete geçmeleri
ile birlikte özel sektör kuruluşları gerek tarım teknolojilerinin
geliştirilmesinde ve gerekse bu teknolojilere ait bilginin transferinde önemli
rol oynamaya başlamışlardır. (Swanson 2008)
Genetik
Teknolojileri: Yeni ürün çeşitleri ve melezleri gibi genetik
teknolojisi ürünleri 20. yüzyılın büyük bir bölümünde kamu kuruluşları
tarafından geliştirilmiş veya desteklenmiştir. Biyoteknoloji araştırmalarının
başlaması ile birlikte çok sayıda yeni ürün çeşidi ve melezleri geliştirilmiş
ve bunlar günümüzde kişiye veya kuruluşa ait özel bir ürün niteliği
taşımaktadırlar. (Swanson 2008)
Üretim
Yönetimi Teknolojileri; uygun maliyetli üretim yapabilmek için
gerekli çok sayıda üetim bilgilerini ( ürün çeşidi, gübreleme, hayvan belseme
v.b) kapsamaktadır.(Swanson 2008)
Tarımsal yayımın en fazla üzerinde durulan konularıdır.
Çünkü tarımsal kalkınma programlarında öncelik tarımsal üretimin artırılmasına
verilmektedir. Bu nedenle tarımsal yayımın öncelikli hedefi üretim tekniğinde gelişmelerin sağlanmasıdır.
Üretim tekniğinin geliştirilmesi, birim alandan daha yüksek üretim değeri elde
etmeye olanak sağlayan geliştirilmiş girdilerin kullanılması ile sağlanabilir.
Üretim sürecinde daha yüksek verim veren tohumluk çeşitlerinin veya hasat
kayıplarını azaltan gelişmiş hasat makinalarının kullanımı; üretim tekniğinin
geliştirilmesine yönelik girişimlere örnek olarak gösterilebilir.
Üretim tekniğinin geliştirilmesine yönelik konularda ele
alınan üretim tekniğinin tek başına üretim artışı sağlamayacağı göz önünde
bulundurulmalıdır. Daha yüksek verim sağlayan bir tohumluk çeşidinden beklenen
faydanın elde edilebilmesi; sözkonusu tohumluğun kullanılmasının yanısıra
gübreleme, sulama, mücadele gibi verim üzerinde etkili olan diğer
yetiştiricilik yöntemlerinin de gereğince uygulanması gerekmektedir. Diğer
koşullar yerine getirilmeden elde edilen olumsuz sonucun doğrudan örneğin yeni
kullanılmaya başlanan tohumluğa yüklenmesi yanlış bir tutum olacaktır. Bu
nedenle herhangi bir teknolojinin iyi sonuç vermesi için diğer teknolojilerle
veya bilgilerle birlikte yürütülmesi gerekir. Yayım önerileri tüm bu
unsurları kapsayan "üretim paketleri" şeklinde üreticiye götürülmelidir.
Tarım
Kimyasalları: Tarımsal üretimde bitki koruma alanında kullanılan
yabancı ot ve zararlı böceklere karşı kullanılan ilaçlar bu grupta yer alır. .(Swanson
2008)
Tarımsal
Mekanizasyon Teknolojileri, bitkisel ve hayvansal üretimde
kullanılan tüm mekanik teknolojilerinin ( traktörler, ekim ve hasat makineleri
v.b) yanı sıra sulama ve hasat sonrası teknolojilerini kapsar.(Swanson 2008)
Bilgi
Teknolojileri, daha etkin bir işletme yönetimini sağlamak için
kullanılan bilgisayar, cep telefonu ve Coğrafi Bilgi Sistemleri ile ilgili
teknolojileri kapsar. .(Swanson 2008)
2) Pazarlamaya
İlişkin Konular
Kırsal alanda, kapalı ekonomiden pazar ekonomisine geçiş
ile ürünün pazarda daha yüksek fiyat bulması arzusu ön plana çıkar. Çiftçinin
amacı ürettiği ürünü pazarda değerlendirerek bu gelirle kendi ihtiyaçlarını
karşılamaktır. Pazara açılan çiftçi için, daha çok üretmek amacının da ötesinde
en yüksek geliri elde edecek ürün çeşidini yetiştirmek önem kazanır. Modern
pazarlama anlayışına göre pazarlama kavramı; hangi ürünün yetiştirilileceğinin
kararlaştırıldığı aşamayı da kapsar Pazarlama bu açıdan en az kullanılan üretim
tekniği kadar önem taşımaktadır. Hasad sonrası ürünün pazarda değerlendirilmesi
ve bir gelir elde edilmesi ise pazarlama zincirinin son aşamasıdır.
Pazarlamaya ilişkin tarımsal yayım
çalışmalarında 3 önemli nokta vardır.
i) Çiftçiler yer ve zaman olarak
pazarlarda satış olanaklarını bilmeli ve fiyat hareketlerini
izleyebilmelidirler. Pazara ait bilgiler
çiftçiye ulaştırılmalıdır.
ii) Çiftçilerin pazarlama zincirindeki
faaliyetlere daha etkin olarak katılmaları sağlanmalı, bu konuda eğitim ve
örgütlenmeye önem verilmelidir.
iii) Yukarıda sayılan her iki unsurun
sağlıklı olarak gerçekleşebilmesi için çiftçi örgütlenmesine ve kooperatifçilik
faaliyetlerinin gelişmesine önem verilmelidir.
3) İşletmecilik
Konuları
Tarımsal üretimin ana birimi işletmedir. İşletmedeki
mevcut üretim kaynakları, üretim ve geliri mümkün olacak en yüksek düzeye
çıkaracak biçimde kullanılmalıdır.
Bir işletmeci, özellikle tarım geliştikçe ve pazara
açıldıkça birçok kararlar vermek ve tercihler yapmak zorunda kalır. Çiftçilerin
işletmelerinde sahip oldukları sınırlı üretim olanaklarını kendileri için en
yüksek gelir getirecek şekilde kullanabilmeleri bu kaynakların en uygun şekilde
organizasyonu ile mümkün olabilir. Tarımsal yayım çalışmalarında bu
organizasyonun yapılmasında yardımcı olacak bilgilere yer verilmelidir.
Çiftçilere üretim faaliyetleri sırasında sağlıklı kararlar alabilmelerini sağlamak
amacıyla yardımcı olacak masraf, kar gibi kavramları; kayıt tutmayı öğretmek
gerekmektedir. Çiftçilerin işletme planlaması ve üretim organizasyonu
tekniklerini bilmeleri üretimlerini ve gelirlerini doğrudan etkiler. Benzer
şekilde kredi ve finansman konularında yeterli bilgiye sahip çiftçiler,
yatırımlar konusunda daha doğru kararlar verebilirler.
4) Toplum
Kalkınması Konuları
Tanım üzerinde mutabakata varmak pek mümkün olmasa da genel olarak kırsal alanlar denince; nüfus yoğunluğunun düşük olduğu, ekonomik hayatın daha çok tarım üzerine kurulu bulunduğu, doğal koşulların ve geleneksel değerlerin hayatın şekillendirilmesinde etkin olduğu ve eğitim, sağlık, haberleşme gibi sosyal imkanlarının yeterince gelişmemiş olduğu mekanlar akla gelmektedir.
Kırsal alanların, varlığının devam ettirilebilmesi ve kentli kesime göre daha geri ekonomik ve sosyal imkanlara sahip kırsal toplumun yaşam şartlarının iyileştirilebilmesi için geliştirilen girişimlere, genel olarak, kırsal kalkınma adı verilmektedir. Kırsal kalkınma; kentsel alanların dışında bulunan dezavantajlı yaşam ve çalışma ortamlarında, mevcut doğal kaynakların istismarına neden olmadan, uygulanabilirlik ve sürdürülebilirlik açısından değerlendirilmek yoluyla, hayat standartlarının ve gelir düzeylerinin yükseltilmesi, refahın arttırılması, bu bölgeler /yöreler /havzalar ile diğer bölgeler / yöreler / havzalar arasındaki gelişmişlik farklılığının kaldırılması, tarımsal yapının iyileştirilmesi, tarımsal üretimde kalite ve kantitenin arttırılması, her ölçekten işleme sanayiinin kurulması, en azından tarımsal üretimin sanayi ile entegre edilmesi, gıda güvenliği, işsizliğin azaltılması, sağlıksız bir göçün önlenmesi vs, gibi amaçlarla, tarımsal kalkınmaya ilaveten kırsal alt yapı, tarımsal alt yapı, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik, örgütlenme, barınma, ulaşım, haberleşme, istihdam, pazarlama, kırsal turizm, yöresel el sanatları vs gibi sosyal, kültürel ve ekonomik alanlardaki mevcut yapılarda ihtiyaçların ve önceliklerin belirlenmesi ve belirlenen hususlarda yetersizliklerin giderilmesi-iyileştirilmesi için planlanan tüm geliştirici faaliyetleri ifade etmektedir.
Her
şeyden önce tabandan gelecek olan hareketlerle yürüyecek olan kırsal kalkınma
çabaları, ancak halkın katılımının sağlanması ile başarıya ulaşabilir. Temel
amacı insanların mutluluğunu ve yaşam düzeylerini artırmaya yönelik olan
kalkınma çalışmalarının temel unsurları, ancak insan kaynaklarının
geliştirilmesi ile olasıdır.
Kırsal alanda yaşayan insanların
yaşam düzeylerini yükseltmeyi amaçlayan kırsal kalkınma, ekonomik ve sosyal
amaçların entegrasyonu ile ortaya çıkan bir süreçtir. Kırsal kalkınma, kırsal toplumu değiştirmeye
ve bu alanda yaşayan halkın geçim kaynağını iyileştirmeye ve daha güvenilir hale
getirmeye çaba göstermelidir. Kırsal kalkınma programları sadece tarımsal
problemleri değil aynı zamanda sosyal ve kurumsal problemleri de çözmeye çaba
gösterir.
Yayım, özellikle çiftçi ve ailelerinin yaşamlarında bir
değişme ve gelişme yaratabilmek için, yeni bilgi ve fikirlerin kırsal alanlara
ulaştırılması işlevini yerine getirir. Yayım olmadan, çiftçilerin tarımsal ve
tarımsal olmayan konularda faaliyetlerini geliştirebilmeleri için gerekli
kaynaklara ulaşmaları zordur.
5) Doğal Kaynaklar
ve Çevre
Tarımsal üretim, toprak, su, hava gibi çevrenin başta
gelen ögeleriyle yakından ilişki içinde bulunan bir üretim faaliyetidir. Bu
temel ögelerde meydana gelen herhangi bir sorun tarımsal üretimi de doğrudan
etkilemektedir.
Tarım sektörü bir yandan çevre sorunlarından büyük
ölçüde etkilenmekte, bir yandan da çevre sorunlarının ortaya çıkmasına neden
olmaktadır.
Doğal kaynakların korunması, bilinçli kullanımı ve
geliştirilmesi yayım açısından önemli bir konudur. Tarımsal yayım doğal
kaynaklara ilişkin çalışmaları ile bu konuda halkın aydınlatılması ve
bilinçlendirilmesi konularında katkı sağlayabilir. Artan nüfusun beslenmesi
için tarımsal üretimin arttırılması ne
kadar zorunlu ise, gelecek kuşaklar için çevrenin korunması da o kadar
zorunludur. Bu anlayış içerisinde tarım sektöründe yayım kuruluşlarını önemli
görevler beklemektedir.